|
DÜNYA ÇOCUK VE GENÇLİK TİYATROSU GÜNÜ ULUSLARARASI BİLDİRİLERİ 20 MART 2018
Tiyatro hala bir insanın kendisini ifade edebilmesi için en iyi yollardan biridir ve dünyamızda neyin iyi neyin kötü olduğunu diğer insanlara gösterebilecek bir aynadır. Sahne, kendi dünyanı yaratabileceğin bir alandır ve burada rüyalarının gerçeğe dönüştüğünü hissedebilirsin. Beraber çalıştığım çocuklar kendi yazdıkları ve oynadıkları oyunlar aracılığıyla, bize kendi geçmişlerini ve arzuladıkları geleceği gösterebildiler. Onlar, insanların duygularını etkileyebildiler ve kendileri için gerçek olanı yaşayabilme fırsatı sundular; çünkü bu çocuklar asla oynamadılar, onlar kendi hislerini ve gerçekliklerini sanatın dokunuşu ile gösterdiler.
Mohamad Al Jounde
Mohamad Al Jounde Suriye’den Mohamad Al Jounde KidsRight Vakfı tarafından verilen 2017 yılı Uluslararası Çocuk Hakları Ödülü’nü kazanmıştır. Kendisi 17 yaşındadır.
Mohamad Suriye’de büyümüş; ancak memleketindeki yaşam çok tehlikeli olmaya başlayınca Lübnan’a göç etmiştir. Ülkedeki diğer binlerce mülteci çocuk gibi okula gidememiştir, bu sebeple aynı durumda olan diğer çocuklar için bir fark yaratma amacı ile yola çıkmıştır. İçinde bulunduğu zor koşullara rağmen, Mohamad bir mülteci kampında bir okul inşa etmiştir. Daha 12 yaşındayken matematik ve fotoğrafçılık dersleri vermiştir. Mohamad çocukların, kendi yaralarını sarmalarında, farklı konuları öğrenebilmelerinde, oyunlarla hoş vakit geçirebilmelerinde ve fotoğrafçılık konularında yardım etmektedir. Kendisi doğal bir hikâye anlatıcısıdır ve mülteci çocukların yaşadığı zorlukları, onların hikâyelerini daha geniş kitlelere anlatarak farkındalık yaratmaktadır.
Dünya Çocuk Tiyatroları Günü mü? Gerçekten mi?
Neden bir çocuğu “çocuk tiyatrosu” izlemeye götürürsünüz ki?
Sevdiğiniz bir çocuğa, onu sadece etkilemek için genellikle çok ciddi, sıkıcı, gürültülü ya da saçma davranan bir grup yetişkini izletmekten daha iyi yapacak bir şeyiniz yok mu? Demek istediğim, kim bir hayalin ya da bir hikâyenin dünyasına taşınmak ister ki? Kim hem başka bir dünyadanmış gibi hem de tamamen ilişki kurulabilir olan karakterleri ve duyguları deneyimlemek ister ki? Hayatınızda böyle bir büyüye, bir canlı performansın dönüştürücü büyüsüne gerçekten ihtiyacınız var mı? Bir çocuğun gözünde bu büyüyü görmek size uyan bir şey mi? Hadi biraz gerçekçi olalım: Çok sevdiğiniz bir genç insanda gelecek için bir sıçrama tahtası olacak anılar yaratmayı sever misiniz?
Bekleyin. Bu kulağa muhteşem geliyor.
Koltuğunuza oturduğunuzda ve perde açıldığında, bir performanstan çok daha fazlasını göreceğinizi bilin; sizin için özel olan çocuklarla yeni ve özel bir bağ deneyimleyeceksiniz.
Aa, ayrıca bu çocuk muhtemelen çok iyi vakit geçirecek.
Mo Willems
Yazar, illüstratör, oyun yazarı
NOT: Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü 20 Mart 2018 günüdür; ancak tiyatronun dönüştürücü gücü sonsuza dek uzatılmıştır.
Bugün bir çocuğu tiyatroya götürün! Ya da tiyatroyu çocuğa götürün! İkisi de eşit derecede geçerlidir. Bu yıl dünya mesajını yazan iki yazarımız var. biri Amerika Birleşik Devletleri’nden biri de Suriye’den. İkisi de tamamen farklı iki gerçeklikten iki görüşü temsil ediyorlar.
#birçocuğutiyatroyagötür 2012 yılından beri her 20 Mart Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü’nü kutladığımızda ve her çocuğun sadece onlar için yaratılmış sanatsal deneyim hakkına olan bağlılığımızın altını çizdiğimizde kampanya çağrımız oldu. Bu yıl diyebilirim ki tiyatroyu çocuğa götürmek de çoğu zaman en az çocuğu tiyatroya götürmek kadar önemli.
Milyonlarca çocuğun özellikle kendileri için tasarlanmış ve kendi ihtiyaçlarına hitap edebilen bir tiyatro binasına ulaşmasının hiç de kolay olmadığını göz önüne aldığımızda, sanatçılar olarak bizler, eğer sanatı temel bir insan hakkı olarak görüyorsak tiyatronun ne olabileceğine dair algılarımızı genişletmeliyiz. Bu fikir, tabii ki tiyatro tarihi içinde hiç de yeni değildir; ancak geleneklere uygun olan ile olmayan arasındaki zıtlık bir şekilde değerler sistemimizi ve çocuk ve gençlik tiyatroları bağlamındaki kalite algımızı da etkiliyor gibi duruyor.
Tiyatro her zaman bir dönüştürücü olmuştur. Onun, sıradanlık ve hatta kriz ortamını hayal gücünün etkin hale geçtiği ve umulmadık olasılıkların ortaya çıktığı bir alana dönüştürme kapasitesi kendine özgüdür. Çocukların güçlü bir toplumsal değişimi etkin halde görebileceği bir an sağlar. Burada, böyle bir değişimin mümkün olduğunu görebilirler. Sıkıcı olandan bile böyle bir büyü çıkabilir. Bu mutluluk en yoksun yerde bile bulunabilir. Böyle bir mucizeyi doğurabilen tiyatro deneyiminin niteliği, tüm teknik ve tasarım olanaklarıyla özel olarak tasarlanmış bir yerde uçabilmemize imkan verenden daha düşük değildir.
Tabii ki, çok özel bir teatral alanda özel bir deneyimi bir an bile yok sayacak değiliz. Ancak bir savaş bölgesinde günlük yaşamını sürdüren, taşranın en ücra köşelerinde ve şehrin göbeğinde fakirliği yaşayan çocuklar için farklı olanaklar da olmalı. Ve bu çeşit bir dönüşüm onların yaşam deneyimlerinde çok temel bir etki yaratabilir.
Genç seyirciler için yapılan tiyatroda, yenilikçi uygulamalara odaklanan tiyatrocular olarak, tiyatronun gerçekten dönüştüren deneyimleri nasıl ortaya koyduğunu, -ve seyirciyle buluştuğunda- bunları gerçekliğe nasıl dönüştürdüğünü sormak durumundayız.
İşte bu yüzden hadi bir çocuğu tiyatroya götürmek için beraber çalışalım ve 2018 yılında tiyatroyu çocuğa götürelim!
Yvette Hardie, ASSITEJ Başkanı
Çev. Özgehan Uştuk
Bildiriler www.mimesis-dergi.org bilgisunar sitesinden alınmıştır.
|